Bilişim Yoluyla Nitelikli Dolandırıcılık ve Hukuki Yaptırımları
1. Giriş
Dolandırıcılık suçu, failin hileli davranışlarla mağduru aldatması ve bu aldatma sonucunda mağdurun veya üçüncü bir kişinin zararına, failin veya başkasının yarar sağlamasıyla oluşur. Bu suçun temel özelliği, mağdurun kendi rızasıyla fakat gerçeğe aykırı bilgilerle yönlendirilerek zarara uğratılmasıdır.
Günümüzde internet ve dijital teknolojilerin yaygınlaşması, dolandırıcılık suçunun işlenmesini kolaylaştırmış ve etki alanını genişletmiştir. Bilişim sistemleri aracılığıyla işlenen dolandırıcılık suçları, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) nitelikli hal olarak kabul edilmekte olup, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-f maddesinde açıkça düzenlenmiştir:
TCK m.158/1-f: “Dolandırıcılık suçunun bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır; suçun, suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde ise ceza bir kat artırılır.”
2. Suçun Çerçevesi
2.1. Dolandırıcılık Suçunun Unsurları
Dolandırıcılık suçu, TCK m.157’de düzenlenmiştir:
TCK m.157: “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.”
Bu suçun oluşabilmesi için maddi ve manevi unsurların birlikte gerçekleşmesi gerekir.
A) Maddi Unsurlar
-
Hileli Davranış: Fail, mağdurun ortalama dikkat ve özenine rağmen aldanmasına yol açacak nitelikte gerçeğe aykırı bilgi veya görünüm oluşturur.
-
Aldatma: Failin hileli davranışı, mağdurda yanlış kanaat oluşturmalı veya mevcut durumun yanlış algılanmasına yol açmalıdır.
-
Zarar: Mağdur veya üçüncü kişi malvarlığı bakımından zarara uğramalıdır. Zararın büyüklüğü önem arz etmez.
-
Menfaat Sağlama: Fail veya üçüncü kişi haksız bir çıkar elde etmelidir. Bilişim yoluyla dolandırıcılık suçunda genellikle maddi menfaat söz konusudur.
B) Manevi Unsur
Dolandırıcılık suçu yalnızca kastla işlenebilir; taksirle işlenmesi mümkün değildir. Failin amacı, hileli davranışla haksız menfaat sağlamaktır.
2.2. Bilişim Sistemleri Kavramı
Bilişim yoluyla dolandırıcılığın anlaşılabilmesi için “bilişim sistemi” kavramının açıklığa kavuşturulması gerekir.
TCK’nın 243 ve 244. maddelerinde bilişim alanındaki suçlar düzenlenmiş olup, kabul gören tanıma göre bilişim sistemi; verileri toplayan, yerleştiren, otomatik işleme tabi tutan ve ileten, elektronik, manyetik, optik veya benzeri yollarla işleyen cihazlar bütünüdür.
Bu kapsamda bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar, sunucu sistemleri, ATM cihazları, POS makineleri ve internete bağlı akıllı cihazlar bilişim sistemi sayılmaktadır.
Bilişim sistemlerinin dolandırıcılıktaki rolü:
-
Fail, mağduru yüz yüze görmeden hileli davranışlarını sistem üzerinden gerçekleştirir.
-
Sahte banka web sitesi oluşturma, sosyal medya üzerinden sahte hesap açma, e-ticaret sahtekârlığı veya yatırım vaadiyle para toplama gibi yöntemlerle mağdur yanıltılır.
-
Failin kimliğini gizlemesi kolaylaşır.
-
Suç uluslararası boyut kazanabilir.
-
Deliller elektronik ortamda olduğundan silinmesi veya değiştirilmesi mümkündür.
3. Bilişim Yoluyla Nitelikli Dolandırıcılık
TCK m.158/1-f ile düzenlenen bilişim yoluyla dolandırıcılık, teknolojik araçların sağladığı kolaylıklar nedeniyle daha ağır yaptırımlara bağlanmıştır.
Bu suçta unsurlar şu şekilde gerçekleşir:
-
Hileli Davranış: Sahte e-ticaret sitesinde ürün ilanı verilip ödeme alındıktan sonra ürün gönderilmemesi.
-
Aldatma: Mağdurun sahte banka SMS’i veya internet sitesi aracılığıyla işlem yapmaya yönlendirilmesi.
-
Zarar ve Menfaat: Mağdurun malvarlığında kayıp, failin ise haksız kazanç elde etmesi.
4. Ceza Miktarı ve Artırım Nedenleri
Basit dolandırıcılık suçunun yaptırımı TCK m.157’ye göre 1–5 yıl hapis ve adlî para cezasıdır.
Ancak suç bilişim sistemleri aracılığıyla işlendiğinde (TCK m.158/1-f), ceza yarı oranında artırılır. Örneğin, 4 yıl hapis cezası verilmesi gereken durumda, bilişim sistemi kullanılmışsa ceza 6 yıl olarak uygulanır.
Eğer suç örgüt faaliyeti kapsamında işlenmişse, bu ceza ayrıca bir kat artırılır. Zincirleme suç hükümleri uygulanacaksa ceza dörtte birden dörtte üçe kadar artırılabilir.
Kanun koyucu, bu ağırlaştırmaları; suçun kolay işlenebilmesi, mağdur sayısının hızla artabilmesi ve failin kimliğinin tespitindeki güçlükler nedeniyle öngörmüştür.
Yargıtay Kararlarından Örnekler:
-
Yargıtay 15. CD, 2017/34679 E., 2021/3338 K.: Sanığın internet üzerinden sahte araç ilanı vererek mağduru kapora ödemeye yönlendirmesi bilişim yoluyla nitelikli dolandırıcılık sayılmıştır.
-
Yargıtay 15. CD, 2019/13478 E., 2020/10112 K.: Sanığın sosyal medya üzerinden yatırım vaadiyle mağdurları para göndermeye ikna etmesi bilişim yoluyla nitelikli dolandırıcılık olarak değerlendirilmiş; ancak kullanılan banka hesaplarının sahiplerinin kastı ayrıca incelenmesi gerektiği belirtilmiştir.